Günümüzün tüketici çok daha fazlasına, daha kısa zamanda, daha kolay bir şekilde sahip olmak istemektedir. Ürün içeriğine ve sunulan değerin kaynağına odaklanan ve insanların bir parçası olmak isteyecekleri ürün deneyimlerini sunmayı başaramayan hiçbir marka pazarda uzun sure ayakta kalmamamaktadır. Pandemi, geometrikorandaartanyer, zaman ve bilgi faydası ile üreten tüketici olmak aygısı markalariçin; her an, daha iyisini sunmayı zaruri hale getirmektedir. Anı yaşama dürtüsü, hızlı çözümlere olan ihtiyacın yükselişi, yükselen ben-merkezcilik ve artan kendini ödüllendirme ihtiyacı; ürünleri, deneyimin ana bileşenine dönüştürmektedir.Markalar, bedeni, zihni ve ruhu aynı anda tatmin eden diğerbirdeyişle, esenlik sunan,iz bırakan tüketim deneyimleri yaratmaya odaklanırken, ürün işlevinin de marka imajının önüne geçmesi ile artan fiyat hassasiyeti ve azalan marka bağlılığı da önemli bir dinamiği oluşturmaktadır. Örneğin, Kanada Vancouver’daki NADA market müşterilerine %100 ambalajdan ve porsiyonlardan arındırılmış ürünler sunmaktadır ve müşteriler diledikleri kadar ürünü seçerek kendi ihtiyaçlarına uygun alışveriş yapabilmektedir. ABD Baltimore’daki DMG FOODS firması ise coğrafik bölümlendirme yaparak, sunduğu ürün yelpazesini bulunduğu semtteki insanların ihtiyaçlarına gore şekillendirmektedir.
Tüketiciler,yöresellikile yerellik unsurları bağlamında, tarihire çetelere sahip, kadim değer vaadli ürünler tekliflerine sıcak bakmaktadırlar. Retro değer önerileri, geçmişe özlem ve sahicilik ile köklerine bağlılık bağlamında şekillenmektedir. “Bizden olan reçeteler”, coğrafi işaretli ürünler, geleneksel üretim teknikleri, doğal ve samimi vaadlerle şekillenmektedir. Örneğin, ABD’lisosmarkası Heinz, 1911 yılında çıkardığı ve ülkenin ilk barbekü sosu olan Heinz 57 Sauce ürününü yeniden piyasaya sürerek, Amerikan mangal kültürünü vurgulamakta, bu culture sahip çıktığını öne sürmektedir. Bu noktada, kaliteli ve doğal içeriklere vurguyapanambalajtasarımları, ürün teklifleride; çevrenin, doğanın ve insane hayatının sürdürülebilirliği, iklim farkındalığı gibi endişeleri ve farkındalıkları olan tüketicileri çin önemlidir. Daha fazla sosyal yarar oluşturmayı hedefleyen ürünler, sosyal yardımlaşma ile iyilik yapma biçimlerini satınalmanın bir parçası haline getiren süreçler, öneriler ve teklifler kazanan markaların özellikleri arasında yer almaktadır. Örneğin, H&M, kullanmadıkları giysilerini H&M’deki geridönüşüme veren müşterilerini, alışverişlerinde %15 indirimle ödüllendirerek,çevreye katkıyı gönüllü olmaktan çıkarıp, maddi bir kazançla daha da tercih edilebilir noktaya taşımaktadır.
Sosyal ilişkileri mesafeler, dijtalleşme ile teknoloji kim kanlarla beraber çevrim için benlikleri ön plana çıkarmakta ve bu benlikleri destekleyen markalar daha yoğun bir ilgi görmektedir. Markaların tüketicilere bu baş döndürücü hıza sahip anı yakalama dürtüsünde yoldaşlık yapmaları ve destek olmaları zaruridir. Özellikle küresel salgın ve artan ekonomik krizle beraber yalın, ana işle ve odaklanan, karşılanabilir fiyatı olan ama aynızamanda dah fazlagüzellik, sağlık, performans vaad edenürüntekliflerinesıcakbakarak, kendilerini şımartmaya ve daha iyi hissetmeye odaklanmaktadırlar. Sonsuz teklifler içinde en çoğunu vaad ederken, somut olarak sunmayı başaran markalar tüketiciler için vaz geçilmez olanlardır. Marka sadakatinin giderek azaldığı ve daha iyisini talep eden bilinçli, bilgili ve farkında tüketicinin arttığı günümüzde algıları yönetebilmekve her zaman daha fazlasını sunmak temel dinamiği oluşturmaktadır. Küresel önceliklerin yanısıra kültürel farkındalıkların ve demografik farklılıkların değerlendirilmesi kritik bir öneme sahiptir. Kişiye özel tasarlanmış ürünlerin uyarlanması ile beklentileri artan tüketiciler, markalariçin önemlibir mücadele zeminini oluşturmaktadır. En fazlasını, daha iyisini en makul fiyatla sunmayı başarmak markaların yeni hedefi olacaktır.