Lojistik Sektörünün Küresel Ticaretteki Hızlı Gelişimi

Lojistik sektörü son yıllarda nasıl bir değişim geçiriyor? Teknolojik gelişmelerin sektöre etkilerini nasıl?

Lojistik sektörü, küresel ticaretin en dinamik alanlarından biri olarak hızla gelişmeye devam ediyor. 100 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne ulaşan Türkiye lojistik sektörü, küresel lojistik ihracatında %2,5’lik paya sahip olup, dünya sıralamasında 11. sırada yer alıyor. Bu büyümenin arkasındaki en büyük itici güçlerden birisi ise şüphesiz teknoloji. Günümüzde lojistik, veriyi en iyi yönetenin kazandığı, teknolojiyle dönüşen bir yapıya evrildi. Akca Lojistik olarak, bu dönüşüme öncülük etmek için teknolojiyi iş süreçlerimizin merkezine entegre ediyor ve birçok entegrasyon faaliyeti gerçekleştiriyoruz. Günlük olarak sistemlerimize yaklaşık 300.000 kayıt aktarılıyor ve 1.500’ün üzerinde aktif cihaz ile operasyonlarımızı yönetiyoruz. Oluşan bu büyük veriyle operasyonel verimlilik üretmeye devam ediyoruz. Lojistik sektörü için dijitalleşme, otomasyon ve büyük veri analitiği gibi teknolojiler sektörde rekabet avantajı sağlayan temel unsurlar haline geldi.Bu doğrultuda biz de teknoloji yatırımlarımızla lojistik süreçlerimizi yenilikçi bir anlayışla geliştiriyor ve sektörün değişen ihtiyaçlarına hızla yanıt veriyoruz.

Globalleşme ve e-ticaretin lojistik sektörü üzerindeki etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Küreselleşme ve e-ticaret, lojistik sektöründe büyük bir dönüşüm yarattı. Günümüz tüketicileri, hızlı, esnek ve güvenilir teslimat çözümleri bekliyor. E-ticaretin yükselişiyle birlikte lojistik firmalarının daha hızlı, daha verimli ve izlenebilir operasyonlar sunması zorunluluk haline geldi. Tüketiciler siparişlerini anlık takip edebilmek, ürünlerini tam ve sorunsuz şekilde zamanında teslim almak istiyor. Lojistik sürecinin her aşamasında profesyonellik büyük önem taşıyor. Lojistik, e-ticaretin sürdürülebilir başarısında kilit rol oynuyor. Bu bilinçle Akca Lojistik olarak, operasyonlarımızı izlenebilirlikten teslimat süreçlerine, insan kaynağından teknolojiye kadar her alanda müşteri odaklı bir anlayışla şekillendiriyoruz. Teknolojiye yaptığımız yatırımlarla operasyonlarımızı daha hızlı ve etkin hale getirirken, globalleşen pazarda rekabet avantajımızı güçlendiriyoruz.

Lojistikte sürdürülebilirlik konusu giderek daha fazla önem kazanıyor. Akca Lojistik olarak bu alandaki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Lojistik sektöründe sürdürülebilirlik artık bir tercih değil, zorunluluk haline geldi. Alternatif yakıt sistemleri, enerji verimliliği ve nakliye optimizasyonu gibi çözümlerle çevresel etkileri en aza indirmek büyük önem taşıyor. Biz de Akca Lojistik olarak, çevre bilincini en öncelikli değerlerimizden biri olarak görüyoruz. Bu anlayışla, lojistik operasyonlarımızda sürdürülebilirlik ilkesini temel alarak, çevresel sorumluluklarımızı en etkin şekilde yerine getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dönüştürülmüş paletler kullanarak doğal kaynak tüketimini azaltıyor, her yıl 3 binden fazla ağacın kesilmesini önlüyoruz. Yerleşim alanlarına yakın tesislerimizde ses yalıtımı sağlayarak çevreye duyarlı operasyonlar yürütüyoruz. Nakliye Yönetim Sistemi (TMS) ile rut optimizasyonu ve araç içi doluluk optimizasyonu yaparak sefer sayılarını azaltıyor, yakıt tüketimini minimuma indiriyoruz. Böylece karbon salınımını düşürerek çevreye olan etkilerimizi en aza indiriyor, lojistikte sürdürülebilir dönüşüme öncülük ediyoruz. Lojistik firmaları olarak sadece ticari başarıya değil, çevresel sorumluluğa da odaklanmamız gerektiğine inanıyoruz.

Verimli tedarik zinciri yönetimi için hangi stratejileri kullanıyorsunuz?

Tedarik zinciri yönetiminde verimliliği artırmak, dijitalleşme, otomasyon ve insan kaynağına yapılan yatırımlarla mümkün hale geliyor. Akca Lojistik olarak, süreçlerimizi daha etkin hale getirmek adına Depo Yönetim Sistemi (WMS) ve Nakliye Yönetim Sistemlerimizi (TMS) her daim güncel tutarak günümüz teknolojilerine ayak uydurmalarını sağlıyoruz. Bu sistemler sayesinde tüm operasyonlarımızı dijital ortamda takip ederek hem verimliliği hem de izlenebilirliği artırıyoruz. Ayrıca, müşterilerimizin ERP sistemleriyle tam entegre çalışan bir yapıya sahibiz. Bu entegrasyon sayesinde gerçek zamanlı veri paylaşımı ile süreçleri daha hızlı ve etkin bir şekilde yönetebiliyoruz. Operasyonlarımızın her aşamasında veri analitiğini aktif olarak kullanarak, tedarik zincirinde gecikmeleri önlüyor, kaynakları en verimli şekilde kullanıyoruz. Teknolojiyi etkili kullanabilmenin yolu ise yetkin insan kaynağından geçiyor. Bu doğrultuda, teknolojik bilgi birikimi yüksek ve veri analizi yetkinliğine sahip çalışanlar yetiştirerek, akıllı sistemlerden maksimum verim almayı sağlıyoruz. Bu sayede, tedarik zincirimizin her aşamasında hız, güvenilirlik ve sürdürülebilirlik sağlıyor, müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkarıyoruz.