Sağlık Lojistik İcra Kurulu Başkanı- Zahit Sağlık Araç Filomuz 500 Araçlık Kapasiteye Ulaştırılmıştı

 

Genel olarak yılın ilk üç çeyreğine bakıldığında Türkiye için zor bir yıldı. Rusya krizi, güneydeki savaş, kur artışı, darbe girişimi gibi olaylar tüm sektörleri etkiledi. Son çeyreği beklentilerini de göz önüne alırsak 2016 yılını Sağlık Lojistik nasıl kapatacak? Hedeflerde bir revize oldu mu?

Türkiye’nin içinde bulunduğu konjonktüre ve ekonomik dalgalanmalara rağmen; Sağlık Lojistik olarak başarılı bir yıl geçirdiğimizi söyleyebiliriz. İstanbul’un Asya yakasında Tuzla Orhanlı’da bulunan antrepo ve serbest depolarımıza ek olarak; İstanbul Bahçeşehir’de 50 bin metrekarelik alanda yeni bir lojistik tesis yatırımı gerçekleştirdik. Hedeflerimizde herhangi bir revizyon gerçekleşmedi. Bunun sebebi ise; Sağlık Grup’un sağlıklı bir mali yapıdan geliyor olmasından kaynaklı… Geçmiş yıllardaki kriz dönemlerinden edindiğimiz tecrübeler, dikkatli yönetim anlayışımız, kaliteli ve özverili personellerimiz ile çalışmanın avantajlarını yaşıyoruz. Yatırımlarımızın tamamını özkaynaklarımız ile gerçekleştiriyoruz. 2017 yılında da yatırımlarımıza devam etmeyi ve büyümemizi sürdürmeyi planlıyoruz.

Oldukça yoğun rekabetin yaşandığı ve düşük kar marjlarıyla çalışılan bir sektörde hizmet veriyorsunuz? Sürdürülebilir başarı ve karlılık adına firmanızı farklı kılacak ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Rekabet yoğun bir sektörde; sürdürülebilir başarıyı sağlamak ve karlılığımızı devam ettirmek için çalışmalarımızı aralıksız olarak devam ettireceğiz. İstanbul’un Avrupa ve Anadolu Yakası’ndaki modern tesislerimizde serbest depolama hizmetlerimizin yanı sıra; transit ve ithalat işlemleri öncesi gümrüklü antrepo hizmeti ve üreticiden tüketiciye nakliye hizmetleri veriyoruz. Yenibosna, Bahçeşehir ve Tuzla Orhanlı’daki depo ve antrepolarımız, bağlı oldukları gümrük müdürlüklerine ve hava alanlarına yakınlıkları bakımından stratejik açıdan avantajlı konumda bulunuyor. Antrepolarımız ve serbest depolarımızın aynı tesis içinde bulunması, müşterilerimizin ürünlerini hızla ve hasarsız bir şekilde, düşük maliyetlerle transfer etmesini sağlıyor. Lojistik hizmetlerimizin tümünü entegre veya tek tek olarak sunabiliyoruz. Kurumlara ve kişilere özel ayrı lojistik hizmetler sunuyoruz. Kişiye özel nakliye hizmetlerimizle aktif olarak; tekstil sektöründeki önemli markalarla çalışıyor ve perakende müşterilerimize ayrıcalıklı hizmetler sunuyoruz.



Dijitalizasyon konusu artık sektörler için vazgeçilmez bir hal aldı. Türk lojistik firmaları sizce bu değişime ve dönüşüme yeterince ayak uydurabiliyor mu? Siz firma olarak bu alanda ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Dijitalleşme konusu tüm sektörlerde olduğu gibi; lojistik sektörü için de vazgeçilmez bir unsur olmaya başladı. Elektronik platformdan yürütülen lojistik faaliyetleri, ciddi anlamda maliyet ve zaman avantajı sağlıyor. Bilgi sistemleri ve uygulamaları alanında hem taşıma hem de depo yönetimimizde dijital anlamda önemli mesafeler kaydettik. Bu konudaki yatırımlarımızı yeniledik, personellerin eğitimi dahil tüm çalışmalarımızı dijitalleşme çerçevesinde yürütüyoruz.

2017 yılı için hem lojistik sektörü adına hem de firmanız için beklentileriniz nedir?

Kara, deniz, hava ve demiryolları taşımacılığı ile akıllı depolama ve akıllı lojistik çözümler  faaliyeti gösteren grubumuz; 2017 yılında intermodal lojistiğin yanı sıra; özel taşıma modlarının geliştirilmesi ve özel müşteri projeleri üretilmesi konularında müşteri memnuniyetini üst seviyelere taşımak, ülke ekonomisine ve istihdama katkılarda bulunmak için ciddi yatırımlar yapacaktır. İstanbul Avrupa Yakası’nda Bahçeşehir’de ve Anadolu Yakası’nda Orhanlı’da yeni tesislerimiz hizmete başlamıştır. Bunlara ek olarak; Hadımköy’de ve Gebze’de toplamda 300 bin metrekare alanı kapsayacak yeni yatırımları da 2017 yılında hayata geçirmeyi planlıyoruz. Yeni yatırımlarımız dâhilinde; araç filomuz 500 araçlık kapasiteye ulaştırılmıştır. Araçlarımız, son teknolojinin kullanıldığı çevreci özellikler taşımakta olup, karbondioksit salınımını ve gürültüyü azaltıcı hassasiyete sahiptir. Çevreye olan duyarlılığımızı ve çevre bilincimizi de 2017 yılında artırmaya devam edeceğiz. Son teknolojiyle donatılmış araç filosu, modern tesislerimiz ve artan istihdamımızla birlikte daha büyük hedeflere ulaşmak için çalışmaya devam edeceğiz.

Lojistik sektörü oldukça dinamik bir sektör, kısa ve orta vadede bakıldığında Türk lojistik sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz? Sizce sektörde ne gibi değişimler yaşanacak?

Lojistik sektöründeki dijitalleşme, e-ticaret pazarının gelişimi, artan lojistik ihtiyacı gibi konular sektörün gelişmesini hızlandırmıştır. Özellikle internet kullanımının artması ile çeşitlenen müşteri beklentileri hızlı lojistik çözümlerini zorunlu hale getirmiştir. Müşteriler için hizmetin ulaşılabilir olması, kullanım kolaylığı sunması açısından önem taşıyor. Tedarik zinciri ve lojistik alanlarının tüm sektörlerde genişlemesi, lojistik sektöründeki büyümeyi de kaçınılmaz hale getirmiştir. Ancak sektörde acele olarak disipline kavuşturulması gereken bazı noktalar bulunmaktadır. UND ve RODER gibi mesleki kuruluşlarımızın hazırladığı ve Bakanlığımıza sunduğu çok ciddi çalışmalar mevcut. Yönetiminde görev aldığım bu kuruluşların hazırladığı planları yakından takip ediyoruz. Önümüzdeki dönemlerde de ülke ekonomisine ciddi katkıları bulunan lojistik sektörünü layık olduğu disipline kavuşturmayı arzu ediyoruz.