Yenilikçi finansal teknoloji çözümlerimizle işletmelerin nakit akışını rahatlatıyoruz

Paynet CEO’su Serkan Çelik ile sundukları hizmetlerin öne çıkan özelliklerini, pandemi süreciyle birlikte temassız ödeme ve QR kodla ödeme teknolojilerine olan talep artışını ve şirketin hedeflerini konuştuk.

Paynet’in markalaşma sürecini anlatır mısınız?

Paynet 2015 yılında finansal teknoloji alanında şirketleşmiş bir yapı olsa da geçmişi ve markalaşma süreci 2000’li yıllara, kartlı ödemelerin yükselişine dayanıyor. “Bayi kanalında kredi kartıyla tahsilat” vizyonuyla yola çıktık. Bugün geldiğimiz noktada ise Merkez Bankası lisanslı bir ödeme aracılık şirketi olarak şirketlerin ödeme alt yapılarını uçtan uca destekliyor ve yenilikçi finansal teknoloji çözümlerimizle müşterilerimizin nakit akışına rahat bir nefes aldırıyoruz.

Bugün hangi segmentlere yönelik çözümler sunuyorsunuz?

B2B ve B2B2C segmentlerinde faaliyet gösteren her çeşit firmanın, ticari işletmenin tahsilat ve ödemelerine aracılık edip, bunları dijitalleştiriyor; fiziksel dünyadaki işlemlerin dijital ve hızlı şekilde yapılabilmesini sağlıyoruz.

Sunduğunuz çözümlerden bahseder misiniz?

Sunduğumuz çözümler, fintech dönüşümünün en kritik süreçlerinden biri olan ödeme teknolojilerindeki dijitalleşmeye ve yeni nesil finansal ihtiyaçları karşılamaya odaklanıyor. Dijital dönüşüm yolculuğuna çıkmayı planlayan şirketlerin ihtiyaçlarına özel olarak geliştirdiğimiz bu teknolojiler arasında sanal ya da fiziksel ortamda ödeme almayı sağlayan çözümler, temassız ödeme olanağı sunan mobil uygulamalar, tek mesajla ödeme almayı sağlayan Paylink, hızlı ve zahmetsiz mikro krediler ve güvenilir cüzdan entegrasyonları gibi ilklere öncülük eden çözümlerimiz yer alıyor.

Kurumlar sizce neden Paynet çözümlerini tercih etmeliler?

Paynet çözümleriyle tedarik zincirindeki üretici, dağıtıcı, toptancı, perakendeci gibi tüm taraflar, olabilecek en hızlı ve güvenli dijital bir sistem üzerinden, eş zamanlı olarak nakit tahsilatlarını alabiliyor. Tahsilat sorunları ortadan kalkınca, müşterilerimiz de büyümek için asıl ihtiyaç duydukları iş geliştirmeye rahatça odaklanabiliyor. Müşterilerimizin finansal beklentilerini tek çatı altında karşılayabildiğimiz için, Paynet bir “finansal çözüm merkezi” rolü üstleniyor. Yenilikçi finansal teknolojileri Paynet üzerinden alan kurumlar, bankalarla veya finansal kurumlarla ayrı ayrı anlaşma yapma, ayrı ayrı sistemler geliştirme ve entegrasyon yapmak zorunda kalmıyorlar.

KOBİ’lere hangi hizmetleri sağlıyorsunuz?

KOBİ’lerin 2020’li yılları, değişen müşteri ihtiyaçlarını karşılayabilecek nitelikte, güvenli ve hızlı bir ödeme altyapısıyla karşılamalarını sağlıyoruz. Örneğin KOBİ’ler için her bankayla ayrı ayrı sözleşme yapmak uzun ve zahmetli bir sürece dönüşüyor. Paynet olarak, tek çözüm çatısı altında birçok bankanın ürün ve hizmetlerine erişim olanağı sunuyoruz. Bu sayede işletmelerin hem POS hem de operasyonel maliyetlerini düşürüyoruz. Belki de KOBİ’lere sağladığımız en önemli katkı, tüketiciden üreticiye tüm tarafları kapsayan nakit akışı yapımızla, KOBİ’lerin kendilerine mal tedarik eden büyük üretici ve dağıtıcıların finansal güçlerinden ve ölçeklerinden yararlanmasını ve sağlanan desteklerle finansman maliyetlerinde ciddi avantajlara kavuşmalarının yolunu açmak oluyor.

Bu çözümler, özellikle içinde bulunduğumuz salgın sürecinde KOBİ’lerin faaliyetlerini nasıl etkiliyor?

BKM verilerine göre, aynı dönemle kıyaslandığında bu yılın ilk altı ayında taksitli kredi kartı işlemleri yüzde 24 arttı. Diğer bir deyişle, 2020 yılı itibarıyla tüketicinin taksitli alışverişe yöneliminin arttığını gözlemliyoruz. Paynet ile çalışan KOBİ’ler, tüm bankaların kartlarına taksit yapabiliyorlar. Pandemi döneminde hızla artan sosyal mesafe ihtiyacına uygun uzaktan ödeme yöntemleri, KOBİ’lere sunduğumuz hizmetler arasında yer alıyor. Mobil aplikasyon üzerinden ödeme, link ile ödeme, mobil cüzdanlar ile ödeme, QR kod ile ödeme gibi temassız ödeme çözümlerimizle iş ve nakit akışını dijitalleştiriyoruz. Hizmet portföyümüzde bulunan tüketici kredisi çözümleri, tüketicinin ihtiyaç duyduğu anlık finansmanı sağlayarak KOBİ’lerin gün sonu tablosunda yüzünü güldürüyor. Hizmetin kalitesi ve işletmeyle yaşadığı deneyim olumlu yönde değişen müşteriler sayesinde müşteri sadakati artırılıyor.

E-ticaret çözümleriniz firmalara ne gibi kolaylıklar sağlıyor?

Gelişmiş bir online platform niteliği taşıyan Paynet API, üye iş yerlerimizin, katma değerli servislerimizin tümünü tek merkezden yönetebilmelerini sağlıyor. Paynet üye iş yerleri, kendi web sitelerine, kurumsal kaynak planlama (ERP) ya da mobil uygulamalarına Paynet e-ticaret çözümlerini kolaylıkla entegre ederek, diledikleri platformdan zahmetsizce tahsilat yapmaya başlıyorlar.

Entegrasyon sürecinizi anlatır mısınız?

İlk adımda üye iş yerimiz müşteri temsilcisi ile iletişime geçerek veya kendisine sunduğumuz yönetim ekranları üzerinden online başvuruda bulunarak API talep formumuzu dolduruyor. Doldurulan form, ilgili birimlerimiz tarafından yapay zekâ destekli kontroller ile risk analizinden geçiyor. Gereken yerlerde uzman ekibimiz üye iş yerimiz ile tavsiyelerini paylaşarak ilgili platformun hem son kullanıcı hem de üye iş yerimiz için daha güvenli bir hâle getirilmesi sağlanıyor. Son olarak, çift doğrulama adımı içeren kişiye özel API key bilgileri üye iş yerine şifreli bir yolla iletiliyor. Paynet üye iş yeri, bu bilgileri kullanarak, gereken noktalarda teknik ekibimizden destek alarak, entegrasyon işlemini gerçekleştiriyor. Tüm bu süreçte kullanılan ara yüzlerin tasarımı, müşteri deneyimine öncelik vererek yapıldığı için entegrasyon süreci son derece hızlı ve kolay biçimde tamamlanıyor.

Paylink’in çalışma sistemi nasıl?

Paylink özellikle KOBİ’lerin uzaktan tahsilat ihtiyaçlarına yönelik geliştirdiğimiz bir çözüm. Paylink kullanan bir işletmenin, ödeme anında müşteriyle aynı yerde olması gerekmiyor. Paynet ödeme altyapısında çalışan Paylink, sunulan ürün veya hizmet karşılığında alınacak ödeme için güvenli bir link oluşturuyor. İşletme sahibi, bu linki müşterisiyle e-posta veya kısa mesaj gibi anlık iletişim araçları üzerinden tek tuşla paylaşıyor. Müşteri kart bilgilerini gönderilen link ile açılan Paynet ödeme sayfasına kendi telefon ya da bilgisayarından girerek, 3D Secure güvencesiyle ödeme işlemini tamamlayabiliyor. Böylece müşteriler kimseye kendi kart bilgilerini telefonda söylemek veya mesaj atmak gibi son derece güvensiz işlemlere zorlanmıyor. Müşterinin fiziksel olarak ödeme noktasında bulunma zorunluluğunu ortadan kaldıran Paylink, şirketler için yepyeni hizmet modellerine kapı açıyor.

Paynet Bayilik Ağı nedir?

Bayi Ağı tahsilat çözümleri, esasen Paynet’in yola çıktığı vizyonun kalbinde yer alıyor. Birden fazla bayiye sahip orta veya büyük ölçekli şirketlere yönelik geliştirdiğimiz bu çözüm, bayi kanalı boyunca nakit ve tahsilat akışını tümüyle dijitalleştirerek çok daha hızlı ve verimli hâle getiriyor. Ana üretici veya dağıtıcıdan son tüketiciye kadar uzanan bir ödeme çözümü sunan Paynet Bayi Ağı sayesinde, bayide gerçekleşen kartlı alışverişlerde, ödeme geldiği anda bayi kanalı üzerindeki üretici firma, toptancı, ilgili bayi gibi tüm paydaşların alacakları hesaplanıp, gerekli dağıtım yapılıyor. Herkesin payı, kendi hesabına otomatik olarak işleniyor. Özellikle kartlı alışverişlerin yaygınlaştığı günümüzde, Paynet Bayi Ağı perakende sektöründeki birçok işletmenin öncelikli ihtiyaçlarından birine çözüm sunuyor.

Ödeme söz konusu olunca, güvenlik çok önemli bir kriter. Bu noktada Paynet çözümleri nasıl bir altyapıya sahip?

Ürün geliştirme ve sistem tasarım süreçlerimizde güvenlik her zaman ilk sırada geliyor. Yeni yatırım yaparken ve yeni bir teknolojiye geçiş yaparken, ilk önce güvenlik konusuna öncelik veriyoruz. Bu kapsamda, finans sektörünün en yüksek bilgi sistemleri güvenlik standardı olan PCI-DSS Level 1 Sertifikası ile uluslararası güvenlik standartlarında çalışıyoruz. Etkin risk yönetimi politika ve prosedürlerini uyguluyoruz. Kurumsal güvenliğimizin sadece Bilgi Sistemleri bölümünün değil, tüm ekibimizin ve hatta iş ortaklarımızın ortak sorumluluğu olduğu bilinciyle hareket edip, kapsamlı bir savunma politikası izliyoruz.

Peki tüketiciler temassız ödeme ve QR kodla ödeme teknolojilerine alıştılar mı? Ne gibi geri dönüşler alıyorsunuz?

Pandemi süreci, temassız ödeme ve QR kodla ödeme teknolojilerinin yaygınlaşmasında itici güç oldu. Toplam işlem hacmimizin içinde temassız ödeme yöntemleri, pandemi öncesinde yaklaşık yüzde 18 seviyesindeydi. Bugün ise yüzde 40’a yaklaştı. Yüz yüze tahsilat yapılması gereken noktalarda, özellikle temassız ödeme yöntemlerine ciddi bir ilgi olduğunu görüyoruz. Sosyal mesafeyi koruyarak temassız ödeme yapmak isteyenlerin imdadına QR kod veya bankacılık uygulamaları gibi yenilikçi çözümlerimiz yetişiyor. Toplam yüz yüze alışveriş tahsilatı içinde temassız ödeme yöntemleri ile yapılan tahsilatların payı, pandemi öncesine göre yüzde 100’e yakın artış gösterdi. Bu ilginin her geçen gün artarak devam etmesi, bizi bu alanda yeni çözümler üretmek ve yeni yatırımlar gerçekleştirmek üzere heveslendiriyor.

Bankaların sunduğunuz çözümlere yaklaşımı nasıl?

2000’li yıllara dayanan tecrübemiz, sunduğumuz güçlü çözümler; dolandırıcılık ve siber saldırılarla mücadeledeki uzmanlığımızla birleştiğinde, bankalar tarafından güvenilir iş bir ortağı olarak görülmemizi sağlıyor. Özellikle son dönemde hem dünyada hem de ülkemizde ödeme kuruluşlarının yükselişe geçmesi, Paynet ve bankalar arasındaki iş birliğinin daha da güçlenmesine zemin oluşturdu. Bankalar ve diğer finansal kuruluşlarla beraber, iş birliğimizi pekiştirecek nitelikte ortak ürünler üzerinde çalışıyoruz.

Yeni projelerinizden bahseder misiniz? Önümüzdeki dönem, mobil ve temassız alanlara yönelik ne gibi çalışmalar yapmayı planlıyorsunuz?

Paynet olarak, bugün 2021 vizyonu ile üye iş yerleri için yalnızca bir sanal POS hizmet sağlayıcı olmanın ötesinde, uçtan uca tüm tahsilat ve nakit akışının yönetilebildiği bir finansal yönetim asistanı olma yolunda ilerliyor; bu hedef doğrultusunda durmaksızın yeni ürünler ve projeler üretiyoruz. Bu kapsamda geliştirdiğimiz çözümlerin başında, yeni normalde üye iş yerlerinin dijitalleşme çabasını destekleyip, ödeme deneyimini çok daha pratik ve kolay bir hâle getirecek temassız ödeme yöntemleri geliyor. Denenmemiş şeyleri yaparak üye iş yerlerine yeni fırsatlar ve yeni araçlar geliştiriyoruz. Böylece üye iş yerlerimiz zamanlarını tahsilata değil, büyümeye harcayabiliyorlar.

Koronavirüs salgını, çözümlerinize olan talepleri nasıl etkiledi? Yıl sonu için öngörüleriniz neler?

Koronavirüs salgınıyla birlikte önceden yüz yüze yapılması gereken pek çok işlem için sosyal mesafelendirmeye uygun alternatifler üretildi. Tüketici tarafında artan farkındalık, temassız ödeme ve uzaktan tahsilat gibi çözümlerin yükselişini tetikledi. Paynet olarak teknolojiye yaptığımız yatırımlar, bu dönemde hem mevcutta hizmet sunduğumuz kurumların hem de pandemi döneminde hızlı ve etkin bir çözüme kavuşmak isteyen yeni müşterilerimizin ihtiyaçlarını verimli bir şekilde karşılamamızı sağlıyor. Rakamsal konuşmak gerekirse, Paynet olarak kurulduğumuz yıldan bu yana her sene toplam tahsilat hacmimizi yüzde 80’in seviyelerinde büyütmeyi başardık. Koronavirüs salgınına karşın hız kesmeden büyümeye devam ediyoruz. Bu yıl sonunda, toplam işlem hacmini 4 milyar TL’nin üstüne taşımayı hedefliyoruz.

Yeni nesil ödeme sistemlerinin geleceğiyle ilgili öngörüleriniz neler?

Tüketici, bugün cebindeki cüzdanını açıp, oradan kart seçmek yerine, cep telefonunu ödeme noktasına yaklaştırarak ödemeye yapmaya yenilikçi ve tatminkâr bir deneyim gözüyle bakıyor. Önümüzdeki yıllarda, yeni nesil ödeme sistemlerinin yine akıllı telefonlar ve onu çevreleyen IoT, NFC gibi haberleşme teknolojileriyle şekilleneceğini öngörüyoruz. Paynet olarak, bu alanda biz de CepPOS gibi çözümlerle varlık gösteriyoruz. Paynet CepPOS, sadece akıllı telefonu kullanarak kredi kartı veya banka kartıyla ödeme almayı sağlıyor. Akıllı telefonlar, IoT’nin gücüyle birer tahsilat cihazına dönüşüyor. Gerek fintech ekosistemi genelinde, gerekse ödeme çözümleri özelinde makinelerin birbiriyle internet üzerinden iletişim kurmasını sağlayan Nesnelerin İnterneti (IoT), gelecek yıllarda en hızlı yaygınlaşan trendlerden biri olacak. Sadece birkaç yıl içinde, dünyada 20 ila 40 milyar arası cihaz, internete bağlı hâle gelecek. Özellikle Y ve Z kuşağının teknolojiye olan yatkınlığı ve yüksek beklentileri, bu sistemlerin en ücra yerdeki işletmeler tarafından bile benimsenmesine önayak olacak.

Son olarak, büyümek isteyen KOBİ’lere önerileriniz neler?

KOBİ’lerin büyümesinde, dijitalleşme kritik bir rol oynuyor. Dijital çözümlerin sunduğu “kullandığın kadar öde” veya aylık sabit ödeme gibi ücretlendirme sistemleri, nakit akışında sıkıntı çeken KOBİ’lerin büyük ölçekli ilk yatırımlar yapmaksızın teknolojiyi benimsemesini kolaylaştırıyor. Başta ödeme sistemleri olmak üzere, tedarik, muhasebe ve diğer temel iş süreçlerini dijitalleştiren KOBİ’ler, hem büyük verimlilik elde ediyor hem de müşteri deneyimini iyileştirmiş oluyorlar. Tahsilat, tedarik ve muhasebe gibi süreçlerde, dijital çözümler sayesinde zaman kazanan işletmeler, bu ek süreyi asıl işlerini geliştirmek ve yeni çözümlerle fark yaratmak için kullanabiliyorlar. Bu sayede yaptıkları iş ne olursa olsun, kendi pazarlarındaki rekabette öne çıkmak için önemli bir avantaj elde ediyorlar. KOBİ’lere zaman kaybetmeden bu dijital çözümleri iş süreçlerine entegre etmelerini öneriyorum.