Bugün internet teknolojisi, iş gücü seçme ve yerleştirmeden eğitime, iş değerleme ve performansın ölçülmesinden ücretlemeye, ödüllendirmeden endüstri ilişkilerine tüm insan kaynakları yönetimi işlevlerinin daha hızlı ve kolay yürütülmesine imkân sağlıyor.
İnsan kaynakları bugün hızlı bir değişim içerisinde olup, sadece insan kaynağı hizmeti sunan destek işlev olarak görülmüyor. Artık insan kaynakları yönetiminden dünya çapında dijital dönüşüm içerisinde olması ve değişen organizasyonlara liderlik etmesi isteniyor. Deloitte Global Human Capital Trends 2017 yılı raporuna göre, bu değişim “dijital iş gücü”, “dijital iş yeri” ve “dijital insan kaynakları” olmak üzere üç alanda gerçekleştiği görülüyor. Dijital iş gücü kavramı ile işletmeler; yeni yönetim uygulamalarını, yenilik ve paylaşım kültürünü, yeni bir ağ tabanlı organizasyonu kolaylaştıran bir dizi yetenek uygulamasını nasıl yönlendirebileceği üzerinde çalışır. Dijital iş yeri denilince işletmelerin üretkenliği sağlayan bir çalışma ortamını nasıl tasarlayabileceğine odaklanıldığı anlaşılıyor. Modern iletişim araçlarını örneğin Facebook, LinkedIn, Workplace, Microsoft Teams ve benzerlerini kullanarak katılıma teşvik etmeyi amaçlar. Dijital insan kaynakları alanında ise; işletmeler kendi içinde insan kaynakları işlevlerini, dijital araçlar ve uygulamalar kullanarak nasıl değiştirebileceğiyle ilgilenir.
Bulut İnsan Kaynaklarına Yatırım Yapılıyor
Süreçlerinin dijitalleşmesi ile birlikte performans değerlendirme, işe alım, mülakat yönetimi, öneri yönetimi, eğitim ve gelişim yönetimi, işletme içi iletişim ve çalışan memnuniyeti faaliyetleri daha etkin bir şekilde ve online olarak yönetiliyor, böylece zaman ve maliyet tasarrufu sağlanıyor. Yapay zeka ve robotik teknolojilerinin hayatımızda daha çok yer almasıyla birlikte insan kaynakları süreçlerinde işe alım, seçme yerleştirme, oryantasyon ve insan kaynaklarının rutin yaptığı diğer işler yapay zeka destekli dijital sistemlere devredilmeye başlandı. Böylece daha az iş gücü ile hızlı ve daha etkin bir şekilde süreçler yönetilebilir. Örneğin insan kaynaklarının oryantasyon sürecinde çalışana yapması gereken rutin bilgilendirmeleri veya işletme ile ilgili çalışanların merak ettiği soruların yanıtlanmasını insan kaynakları çalışanı yerine bir chatbot sistemi ile gerçekleştirmek mümkün olacaktır. Böylece insan kaynakları çalışanları üzerindeki iş yükü azalacaktır. Dolayısıyla inovasyon odaklı insan kaynakları teknolojilerini hayatına katan işletmeler öne çıkacaktır. Yeni sistemlere yatırım yapıp, geçiş sağlamak işletmeler için uzun bir süreç olsa da uzun vadede bunun pek çok yararı olacaktır. Ayrıca; insanların, gün geçtikçe daha fazla kişisel verilerini saklamak için kullandıkları cihazlardaki mevcut saklama kapasitesinin yetersiz olması nedeniyle, işletmeler tarafından bulut bilişim sisteminin kurulması hızlandı. İşletmeler, iş süreçlerine sağladığı esneklikten ve iş değerinin artırmasından dolayı bulut insan kaynaklarına yatırım yapıyor. Bulut bilişim teknolojisini kullanarak kişisel bilgisayar yükü azalıyor ve çeşitli uygulamalar bulut bilişim tarafından sağlanıyor. Bulut bilişim sayesinde insan kaynakları bölümü ve çalışanları istediği veriye istediği zaman ulaşabiliyor.
Amaçların Verimli Olarak Gerçekleştirilmesini Sağlar
Sonuç olarak, dijital insan kaynakları işlevleri, işletmenin mevcut ve gelecekteki amaçlarını verimli biçimde gerçekleştirmesi, doğru yerde, doğru zamanda, doğru sayı ve nitelikte personeli elde etmesi için girişilen organizasyonel bir faaliyettir. Bu doğrultuda insan kaynaklarının planlaması yapılırken işletmenin ihtiyaç duyduğu, nicelik ve nitelik yönünden yeterli ve geçerli, zamanlaması doğru ve uygun, görevler yönünden tutarlı ve ekonomik yönden hesaplı insan kaynaklarının elde edilmesi önemlidir. Bugünün insan kaynakları profesyonelinin en önemli hedefi, dijitalleşmenin pozitif yanlarını bulup bu süreci işletmeye uyarlamanın en uygun yolunu keşfedip, bu dönüşümü yönetebilmesidir.