D vitamini için doğal yollarla mı yoksa takviye vitamin hapları mı kullanalım sorusu son günlerde sıkça soruluyor.
D vitamini eksikliği için reçeteniz oldukça basit; güneş ışığından faydalanın, düzenli uyumayı ihmal etmeyin, balık ve ton balığı başta olmak üzere D vitamini açısından zengin besinleri tercih edin.
D vitamininin en güvenlisi ve faydalısı derimizi güneşle buluşturarak güneşten gelen UVB/morötesi ışınlar sayesinde ürettiğimiz “doğal D vitamini” dir.
Takviye olarak dışarıdan aldığımız D vitaminleri, hayvan ya da bitki kaynaklı olup doğal olanlarının aksine “sülfatlı değil, sülfatsız”dır. Sülfatsız oldukları için de suda değil sadece yağda eriyebilmektedirler. Dolayısıyla hücrelerimizdeki etkileri “hem suda hem de yağda eriyebilen doğal D vitaminine oranla” çok daha sınırlı kalmaktadır.
Güneşten cildimize ulaşan UVB ışınları sayesinde cildimizde hazır bekleyen, öncü 7-dehidrokolesterolden ürettiğimiz “sülfatlı D vitamini/DOĞAL D VİTAMİNİ” sülfat bağından ayrıldığında bir “enerji” açığa çıkıyor. D vitaminin güneşten gelen doğal hali yani sülfatlı hali, kanserden korunma, bağışıklığı güçlendirme, depresyonu engelleme, şeker ve kalp damar hastalıklarını önleme” gibi kritik görevlerde çok daha önemlidir.
Morötesi ışınlardan UVA’lar, cildimizdeki “melanin hücreleri”ni uyararak bronzlaşmayı yani kararmayı arttırıyor. Ama ne var ki UVA’lar D vitamini üretimine herhangi bir katkı sağlamıyor. Hatta tam tersine UVA’ların D vitamini üretimini azaltıcı etkileri bile bulunmakta. UVA ile gelişen aşırı bronzlaşma hali UVB ışınlarının cildin derin tabakalarındaki 7-de hidrokolesterole ulaşmasını engelleyerek D vitamini üretimini bloke ediyor. Diğer bir deyimle, “aşırı bronzlaşmak” avantaj değil, dezavantaj da olabiliyor.
Dünyada yaygın hastalıkların nedeni olarak gösterilen D vitamini eksikliğinin, 'güneş ışığı vitamini' olarak da bilinen D vitamininin, bağışıklık sisteminin güçlü olması ve hastalıklara karşı korunmak için gereklidir.
Her ne kadar D vitamini vücut tarafından üretilebilen bir vitamin olsa da vücut, bu vitamini yeteri kadar üretmediği takdirde depresyondan baş ağrısına, eklem ve kemik ağrılarından saç dökülmesine, tırnak zayıflığı ve kronik ağrılara kadar birçok sağlık sorununu ortaya çıkabilmektedir. Çocukların gelişim çağından kadınlarda menopoz dönemi sonrasına kadar doğumumuzdan itibaren her yaşta vücudumuzun ihtiyaç duyduğu D vitamini, ilerleyen yaşlarda karşılaşılan kemik erimesi ve kronik ağrılara karşı da en doğal ilaçtır. D vitamini eksikliği için reçeteniz oldukça basit; güneş ışığından faydalanın, düzenli uyumayı ihmal etmeyin, balık ve ton balığı başta olmak üzere D vitamini açısından zengin besinleri tercih edin.
