Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri İcra Kurulu Başkanı Eda Uluca Özcan ile Sodexo’nun sunduğu çözümlerin avantajlarını, şirketin yeni projelerini ve önümüzdeki dönemle ilgili hedeflerini konuştuk.
Sodexo’dan ve hizmetlerinden kısaca bahseder misiniz? Sodexo dünya genelinde hangi alanlarda çözümler sunuyor?
Sodexo, çalışanların yaşam kalitesini artırmak ve onlara en iyi deneyimi yaşatmakmisyonu ile 1966 yılında kurulmuş bir aile şirketi. Sodexo olarak, dünyada 53, Türkiye’de ise 26 yıldır faaliyet gösteriyoruz. Hedef kitlemiz çalışanlar, firmalar ve üye iş yerleri olup, dünya genelinde 72 ülkede hizmet veriyoruz. Bugün dünyanın en büyük 19’uncu işvereni olarak, dünya genelindeki 460 bin çalışanımız ile günde 100 milyon tüketiciye yaşam kalitesi hizmetleri sunuyoruz. Dünya genelinde, çalışanlarımızın yüzde 55’i kadın. Dünya genelinde Avantaj ve Ödüllendirme, Entegre Hizmet Yönetimi, Kişisel veEvde Bakım Hizmetleri olmak üzere üç ana alanda faaliyet gösteriyoruz. Türkiye’de bunlardan ilk ikisi ile hizmet veriyoruz. Son hizmet Türkiye’de henüz yer almıyor.
Türkiye’deki bu faaliyet alanlarınız kapsamında neler yapıyorsunuz?
Biz, Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri olarak, ana iş alanımız firmalara yemek kartı hizmeti sunarak Vergi avantajı kazandırırken, çalışanlara da 45 binden fazla restoran arasında seçme özgürlüğü ve Misket ödül programımız ile ek bakiye kazandırıyoruz. 26 yıldır Türkiye’deki faaliyetlerimizle yemek kartı alanında sektörün en çok bilinen markasıyız. Bu anlamda sektör lideri olduğumuzu söyleyebilirim. Yılların getirdiği deneyim ve sektör tecrübemizle bugün 20 binden fazla müşterimiz, 45 binden fazla üye iş yerimiz ve 1 milyondan fazla kullanıcımıza dokunuyoruz.
Sodexo’nun sunduğu çözümleri anlatır mısınız?
Firmalara yemek, akaryakıt, teşvik ve ödüllendirme, temsil ve ağırlama giderlerinin yönetimi için çeşitli çözümler sunuyoruz. Çalışanlarının yemek ihtiyacını karşılamaları için Restaurant Pass yemek kartı hizmeti, şirket araçlarının akaryakıt giderlerini yönetmesi için Fuel Pass, teşvik ve ödüllendirme için Gift Pass çekleri ile temsil ve ağırlama yemek giderleri için Business Pass kart hizmetleri sağlıyoruz. Gift Pass ile şirketler çalışanlarına hediye çeki veriyorlar. Bu sayede, çalışanlar üye iş yerlerimiz arasından diledikleriyeri seçip alışveriş yapabiliyorlar. Bu hizmetlerimizin yanı sıra, öncelikli hedef kitlemiz olan çalışanların mükemmel bir deneyim yaşaması için dijital çözümler sunuyoruz.
Peki, KOBİ’ler özelinde ne gibi çözümleriniz var?
KOBİ’lere yemekten akaryakıta kadar birçok alanda hizmetler sunuyoruz. Sodexo’yu tercih eden firmalar kazanıyor. Bu firmaların çalışanları da sunduğumuz benzersiz yeniliklerle hem kazanıyor hem de yaşam kalitesini artırıyorlar. En büyük fayda yemek kartı tarafında. Çalışanlarının yemek ihtiyacı için bizi tercih eden firmalar, yüzde 100 vergi avantajı kazanıyor ve yemek maliyetlerinde yarı yarıya tasarruf sağlıyor. Üstelik, yemek giderleri için tek fatura alarak iş yükünden kurtuluyor. Öte yandan, bugün KOBİ’lerin çalışanlarına yemek vereceği bir ortamı olmayabiliyor; ama yemek kartı ile birçok restoranda o hizmet alınabiliyor. Daha uzak sanayi bölgelerindeki şirketlerin çalışanları için de yemek kartı kullanmak kolaylık sağlıyor. Sodexo yemek kartı kullanan firmalar, hem vergi avantajından yararlanabiliyor hem de çalışanı memnun etmiş oluyorlar. Ek olarak, KOBİ’lerin çalışanlarına harcadıkça kazandıran Misket ödül programımız ile ek bakiye kazandırıyoruz.
Misket uygulamanızın avantajları neler?
Bizim amacımız Sodexo kullanıcılarına her alanda fayda sağlamak. Sodexo yemek kartını tercih eden işverenlerin çalışanları, 81 ilde 45 binden fazla restoran, kafe ve büfede dilediği yemeği yiyor ve seçme özgürlüğü kazanıyor. Misket ödül programımız ile çalışanlara harcadıkça anında yüzde 10’a varan ek bakiye kazandırıyoruz. Sodexo’lu çalışanlar bu sayede kartlarına yatırılan her 100 TL’yi 110 TL olarak harcıyorlar. Bugüne kadar 10 bini aşkın KOBİ’nin 89 bin çalışanına 2 milyondan fazla Misket kazandırdık. Misket, KOBİ’ler arasında hızla yayılıyor.
Dijital platformlardan nasıl faydalanıyorsunuz?
Hem firmalara hem de çalışanlara benzersiz deneyimler sunan dijital çözümlerimiz var. Mobil uygulama, Mobil Ödeme, Sodexo Online, Misket bunlardan bazıları. Sodexo Türkiye olarak, sunduğumuz dijital hizmetler ile Sodexo Global’de yer alan diğer ülkeler sıralamasında önemli bir yere sahibiz. Hedefimiz, önümüzdeki dönemde yüzde 100 dijital ve kartsız bir dünya yaratarak paydaşlarımıza en iyi Sodexo deneyimini yaşatmak, Sodexo’lu olmanın ayrıcalığını hissettirmek ve işlerine değer katmak. Ekosistemimizde yer alan çalışanların, firmaların ve üye iş yerlerinin ihtiyaçlarına yönelik ve kullanıcı dostu olan; iş süreçlerinde verimlilik, kolaylık ve hız sağlayan dijital dönüşüm projelerini ve yeni dijital ödeme sistemlerini hayata geçiriyoruz. Start-up işletmelerle iş ortaklıkları geliştirerek yeni ürünler, yeni dijital çözümler ve deneyimler sunuyoruz. Çalışanlar için sunduğumuz dijital çözümlerimizden biri olan Mobil Uygulama sektörde en beğenilen uygulamalardan biri. Sodexo kart kullanıcılarının yarısı kullanıyor. Mobil Uygulama ile kullanıcılar, kartları yanlarında olmadan cep telefonundaki uygulamadan kodu göstererek Mobil Ödeme yapabiliyorlar. Mobil uygulamamız üzerinden Sodexo kart kullanıcıları, bakiyelerini ve harcamalarını kontrol edebiliyorlar. Dolayısıyla tamamen dijital bir platform sunuyoruz. Müşterilerimizin yüzde 97’si Sodexo Online kullanıyor ve işlemlerini dijital olarak gerçekleştiriyor. Üye iş yerlerimiz ise Üye Online kullanıyor ve işlemlerini hızlıca yapabiliyorlar. Ayrıca yeni devreye aldığımız Sodexo Plus dijital platformumu ile yemek kartı sektöründe bir ilke imza atıyor ve çalışanların Sodexo kartları ile online yemek siparişi verebilmelerini sağlıyoruz.
Bu platformunuzda sistem nasıl işliyor? Her yerde geçerli mi?
Yeni geliştirdiğimiz Sodexo Plus online yemek sipariş platformumuz üzerinden yemek kartı kullanıcıları, paket servisi veren 4 binden fazla üye işyerimize yemek kartlarını tanımlayarak sipariş verebilecek. Şu anda İstanbul’da belirli bölgelerde operasyona başladık ve Türkiye geneline de yaymayı planlıyoruz. Bu sistemde yemek kartını bir kez tanımlatanlar, sonrasında herhangi bir kart bilgisi vermeden online ödeme yapabiliyor. Yani kartı cepten çıkarmalarına gerek yok. Önümüzdeki dönemde bu deneyimi daha da geliştirip iyileştireceğiz. Böylece Sodexo, artık tüketiciye yüz yüze, doğrudan hizmet vermeye başladı. Şimdilik internet sitemiz üzerinden çalışan bu sistemi ekim ayından sonra mobilde de devreye alacağız.
Önümüzdeki dönem için dijital alanlara yönelik projelerinizi paylaşır mısınız?
Önümüzdeki dönem projelerimiz arasında özellikle Sanal Kart yer alıyor. Çok yakında lansmanını gerçekleştireceğimiz sanal kart projesi ile sektörde bir diğer ilki gerçekleştireceğiz. Firmalar, kart operasyonundan kurtulacak ve dakikalar içerisinde çalışanları için yemek kartı siparişi verip kullanıma sunabilecekler. Böylelikle çalışan sirkülasyonu yoğun olan şirketlere önemli bir fayda sağlamış olacağız. Fiziki kartın olmadığı bir iş modeline doğru dijital dönüşüm projelerimizi gerçekleştireceğiz.
Peki, müşteri memnuniyetinin devamlılığı için neler yapıyorsunuz?
Müşteri memnuniyeti yüksek bir firmayız. Müşterilerimizin neredeyse tamamı Türkiye’de faaliyet gösterdiğimiz günden itibaren bizimle çalışıyor. Her sene yaptığımız müşteri memnuniyeti anketiyle memnuniyetlerini ölçümlüyoruz. Bu anket sonucunda çıkan aksiyonları hızlıca hayata geçiriyoruz. Müşteri deneyimini iyileştirmek için birçok geliştirme yapıyoruz. Müşterilerimizin yüzde 97’si Sodexo Online dijital platformumuzu kullanıyor. Bu platformun kullanıcı deneyimini en yüksek seviyelere çıkarmak için yeni özellikler ekliyoruz. Çağrı merkezi hizmet süremizi geliştirdik. IVR anketleri ile müşterilerimizden gelen talepleri değerlendiriyor ve geliştirmelerimizi yapıyoruz. Müşterilerimizin yüzde 70’e yakını Sodexo ile çalışmanın kolay olduğunu söylüyor.
Biraz da Sodexo Türkiye olarak, çalışanlarınızın memnuniyeti ve gelişimleri için neler yaptığınızdan bahseder misiniz? Bu anlamda, önümüzdeki dönemdeki planlarınızda neler var?
Sodexo Türkiye olarak 180 kişilik bir ekibiz. Ekibin yüzde 48’i kadın çalışanlardan oluşuyor. Burada topyekün seferberlik diyerek, bir misyon ortaya koyduk. Verdiğimiz eğitimleri de bu misyona odaklı bir bakış açısıyla bütün şirketi kapsayacak şekilde gerçekleştiriyoruz. Kişilerin kişisel dönüşümü diye bir misyon ortaya koyduk. Dijital dönüşüm diyoruz, ama bu insansız olmaz. Ortaya koyduğunuz her şirket hedefi, çalışanları aynı hedefe kilitlemekle başarıya ulaşabilir. Bu anlamda da hâlihazırda birtakım iş yapış şekillerimiz var; ama yeni dünyada da farklı deneyim ihtiyaçları gerekiyor. Mevcut çalışanlarımızın bilgi ve becerilerini onlara destek olarak dönüştürebiliriz diye düşünüyoruz. Bu anlamda bütün çalışanlarımıza destek olmak amacıyla önümüzdeki dönemde bir program başlatacağız. Öncelikle kendi süreçlerimize bakacağız. Şirketin dönüşümü ve ihtiyaçları doğrultusunda, yeni rolleri ve sorumlulukları ortaya koyup elimizdeki ekibin özelliklerine de bakarak, onların dönüşümleri için gerekli eğitimlere odaklanacağız. Bu kişisel dönüşüm sürecini yönlendirmenin yanı sıra kişilerin yaptıkları işte kendi eksikliklerini ve ihtiyaçlarını fark ederek kendilerini geliştirmeleri de önemli. Çalışanlarımıza bu farkındalığı verip kişisel dönüşümleri doğrultusunda onları yönlendireceğiz.
Peki, bu anlamda yöneticilerin sizce nasıl bir misyonu olmalı?
Hangi işte ve görevde olursa olsun insana dokunmak çok önemli. Şirketlerde artık hiyerarşi yok. Kişilerin kendi işlerine liderlik ettiği bir dönemdeyiz. Artık birini yönetmek gerekmiyor. Burada insan yöneten ya da yönetmeyen kişiler için toplu bir bakış açısı getirmek lazım. Günümüzde kendi işinin lideri olmak önemli. Bunu yapan çalışanlar hem kendini geliştirir hem de şirkete katkı sağlarlar. Yöneticiler ise ekibinin işini daha iyi yapabilmesine olanak sağlamalıdırlar. İşine odanlanmak, emek harcayıp çalışmak, karşındakinden bir şey beklemeden detaya hâkim olmak önemli. Yöneticiler, ekibi ve şirketi ileriye götürmelidirler. Ben hizmetkâr liderliği önemsiyorum. Yöneticiler ekibe destek olmak, onların yolunu açmak, engellerini kaldırmak için vardır. Her yöneticinin bu bakış açısı ile bakması lazım. Yükseldikçe daha çok çalışmak gerekiyor. Sorumluluğu hissetmek, ekibe örnek olmak ve liderlik etmek önemli. Elini taşın altına koyan liderlik anlayışını benimsiyorum. Çalışanlarımızın, bu anlamda gelişimlerini sağlamak amacıyla liderlik eğitimleri vermeye başlıyoruz.
Sizin kadın girişimciliğiyle ve kadın yöneticilerle ilgili faaliyetleriniz de var. Onlardan da biraz bahseder misiniz?
Ben bazı kadın derneklerinde yer alıyorum. Bunlardan bir tanesi Yönetim Kurulunda Kadın Derneği. Bu derneğin amacı, yönetim kurulundaki kadın sayısını artırmak. Bugün bu oran Türkiye’de yüzde 15 seviyelerinde. Bunun sayısını artırmak üzere, derneğin mentorluk programına katıldım. O kapsamda yönetim kurulu tecrübesi olan holding CEO’ları bizlere mentorluk yapıyor. Benim mentorum Koç Holding’in CEO’su Levent Çakıroğlu idi. Yönetim kurullarındaki kadın sayısını nasıl arttıracağımız konusunda tecrübelerini paylaşması çok faydalı bir süreç oldu. Bu anlamda gidecek çok yolumuz var. Kız kardeşlik mantığıyla, iş dünyasındaki kadınları desteklemek gerekiyor. Yukarı doğru gittikçe kadın sayısı gitgide azalıyor; çünkü kadınların eş, anne olarak da birçok sorumluluğu var. Çocuğu olan çalışanların hayatını kolaylaştırmak için devlet bir kanun çıkararak, belirli büyüklükteki işletmelere kreş açma zorunluluğu getirdi. Bizim de Sodexo olarak buna yönelik bir projemiz var.
Nasıl bir proje bu?
Devlet belirli sayıda kadın çalıştıran şirketler içinkreş açma zorunluluğu getirdi ve kreş menfaati sunan şirketlere bazı vergi avnatjları sağladı. Ancak kreş açmak, onu işletmek çok ayrı bir uzmanlık alanı. Sodexo yemek kartıyla sunduğumuz hizmetin benzerini kreş hizmeti sunarak da yapabiliriz. Kreşlerle anlaşıp kreş kart çıkartarak şirketlere sunabiliriz.Şirketler, bu kartla çalışanlarının bu haktan faydalanmasını sağlayabilir, onlara istedikleri anlaşmalı kreşi tercih etme imkânı sunabilir; bu sayede çalışanlar kreş kartla ödeme yapabilirler. Biz böyle bir hizmet sunabiliriz, ancak kanunda bir takım değişikliklerin yapılması gerekiyor. Kanuna, şirketlerin aracı kurumlar aracılığıyla da bu hizmeti alabilmeleri için bir maddenin eklemesi gerekiyor. Biz bunu anlatmak ve farkındalığı sağlamak için ilgili bakanlıkla görüşmelere başladık. Bunun gündeme gelmesi ve kanuna eklemelerin yapılması için girişimlerimiz var. Kadının çok daha rahat çalışması, gözü arkada kalmadan maddi manevi faydanın sağlanmasının bu sayede mümkün olabileceğine inanıyoruz.
Yıl sonuna kadarki hedeflerinizi paylaşır mısınız? Ne kadarlık ciro ve büyüme hedefliyorsunuz?
Sodexo olarak amacımız, uçtan uca çözüm sunan ürün çeşitliliği ile hizmet vermek. Ürün çeşitliliğimizi daha artırmak istiyoruz. Çalışan bireyleri ve şirketleri, üye iş yerlerimiz ve iş ortaklarımızla buluşturan, hizmet çeşitliliği ve benzersiz kullanıcı deneyimi ile en çok tercih edilen platforma dönüşmek vizyonuyla çalışıyoruz. Müşteri tarafında büyümeyi, tüketicilerimiz ile bağ kurmayı, üye iş yerlerimizin iş ortağı olmayı ve kazan kazan ilişkimizi geliştirerek Sodexo Türkiye olarak her sene olduğu gibi bu sene de istikrarlı büyümemizi sürdürmeyi hedefliyoruz. Sektörün ve pazarın büyümesine ve güçlenmesine katkı sağlıyoruz. Önümüzdeki dönemde yeni iş alanlarında, yeni yatırımlarımızla büyümeye devam edeceğiz. Hedefimiz, yüzde 100 dijital ve kartsız bir dünya yaratmak. Bu amaç doğrultusunda, üç yıl içinde ciromuzu iki katına çıkarmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda stratejilerimizi oluşturduk ve aktif şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bunu yaparken toplumun ve çalışanın mutlu olmasına katkıda bulunmaya devam edeceğiz.